13 Kasım 2014 Perşembe




Zamanı duymak istiyorum.
Yelkovanın ilerlediğini hissetmeliyim,
Yoksa tadacağım; 
Sensizlikten ölmek nasıl bir şey…
Oysa ölmemeliyim.
Daha nice senli an var beklediğim.
Şarkılar dinleyeceğiz daha.

Sarılacağım, sarsılacağım duraklar var.
Yol var egeye doğru, biraz antik…
Kıskançlık krizleri var, yaşayacağımız.
Seni daha çok sevmek var…
Seveceğim, ama şimdi zamanı duymak istiyorum.
Göz bebeklerinde büyüdü yüreğim…
Attığım adımlar boşlukta kaybolurdu hep,
Ayak izlerim yoktu benim…
Şimdi, sana geldiğim yollara saplı derin ayak izlerim.
Çamurlu yollardan;
Peşine takıldığım o güçlü adamın ayak izlerine basarak,
Kirlenmeden yürümeye çalışan çelimsiz bir çocuk gibiyim.
Artık daha hızlı dönüyor dünya…
ve de en güzeli;
Artık; “artık” diye başlayan cümleler kurabiliyorum.
Bu hayata ortasından başladım belki;
Belki sana biraz/bayağı geç kaldım,
Ama bütün bitişleri bitirdim de geldim.

Başka bir bitişe yer yok artık bu ‘sen’li hayatımda benim…

                                                 İstanbul
                                                 14.09.2014
                                                 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder